‌ Irk , dil , din .. İnsanların birbirinden nefret etmesi , öldürmesi için bir sebep olmaması gerekiyordu.
Aslında aynı dili konuşuyorlardı sadece dinleri farklıydı. Biri müslüman Boşnak genci biri Hristiyan bir Sırp. İkisi de aynı konservatuarda okudukları Suada 'ya aşık olmalarıyla ve Suada'nın "kalbimde iki kişiye yer yok" demesiyle başlayan kocaman gerçek bir hikaye..

Güzeller güzeli Suada ve Tarık 'ın aşk dolu hikayesi tam başlamak üzereyken çıkan Srebnitsa yani Boşnak soykırımı patlak veriyor ve o günden sonra hiçbir şey eskisi gibi olmuyor.

"Kalbimde iki kişiye yer yok" dediği Vukadin' e meğerse kaderini teslim etmiş.
Çünkü Vukadin Sırp bir komutanın oğluydu...
Suada güzelliğinin kurbanı olarak Vukadin 'in eline düşüyor. Koca bir Boşnak halkına yapılan katliamda Suada ve ailesinin başına gelenler sadece bunlardan bir tanesi. Bir babanın gözleri önünde kızlarına yapılan tecavüz ve işkencelerse bu savaşın sessiz çığlıkları.
Okurken hayır bu kadar olmamıştır , bu kadar ileri gidilmemiştir diyeceğiniz bir gerçekliğe sahip.
Sonunda ne mi oluyor ? Bunu söylemeyeceğim ! Hiç güneş doğmayacak galiba diyerek elimden bırakamadığım bir kitap olmuştu sizlerinde öyle olacak..
Çünkü bu aşk ; savaşın ortasında kalmış beyaz zambakların açtığı ülkeye umut bırakmış gerçek bir aşk...